Bir dönem, duvarlara bir şey asmak oldukça zor bir iş olarak görülüyordu. Ancak Artur Fischer'in ortaya çıkışı ile bu durum değişti. Fischer'in geliştirdiği plastik dübel, pratikliği ve etkinliği ile hayatımızı kolaylaştıran olağanüstü bir buluş oldu ve milyarlarca dolarlık bir sanayinin temellerini attı.


1958 yılında piyasaya sunulan plastik dübel, inşaat sektöründe ciddi bir atılım gerçekleştirdi. Önceki tekniklerin aksine, bu dübel hem sağlam hem de kolayca uygulanabilir bir yapıya sahipti. Bu sayede duvarlara güvenle raf, tablo ya da dolap asmak mümkün hale geldi. Fischer'in bu buluşu, hızla dünya genelinde benimsendi ve kendisinin "Patentlerin Kralı" olarak anılmasını sağladı.


YENİLİKÇİLİĞİN SINIRLARINI ZORLADI

Artur Fischer, yalnızca plastik dübel ile sınırlı kalmadı. Fotoğraf makineleri için senkronize flaş, içecek tutucuları, CD kapları gibi pek çok ürün de onun yaratıcı zekasının bir yansıması olarak ortaya çıktı. Fischer, hayatı boyunca 1100'ün üzerinde patent alarak, yenilikçiliğin sınırlarını zorladı.


Plastik dübelin elde ettiği başarı, Fischer'in küçük bir atölyeden küresel çapta bir işletmeye dönüşmesine olanak tanıdı. Günümüzde Fischer Ailesi şirketler grubu, 32 ülkede faaliyet gösteriyor ve binlerce işçi istihdam ediyor. Dünya genelinde kullanılan Fischer ürünleri, şirketin başarısını gözler önüne seriyor.


Artur Fischer, yalnızca ekonomik başarılarıyla değil, aynı zamanda toplumsal etkisi ile de tanınmaktadır. 2014 yılında Avrupa Patent Ofisi tarafından "Yaşam Boyu Başarı Ödülü"ne layık görülen Fischer, 96 yaşında hayata veda etti. Ancak onun mirası, günümüzde hayatımızın birçok alanında karşımıza çıkmaya devam ediyor.